Kaynananın da böylesi

Bir kaynananın, üç damadı varmış. Damatlarının kendisini sevip sevmediğini test etmek istemiş. Damatlarını sırayla yanına alıp, deniz kenarında bir yere tatile götürmüş. İlk olarak büyük damadını götürmüş. Büyük damadı sahilde güneşlenirken denize girip boğulma taklidi yapmaya başlamış. Denizden büyük damadına bağırmış : ─ Damadım çabuk yetiş ! ─ Boğuluyorum ! ─ Kurtar beni ! Büyük damat hemen denize atlayıp kurtarmış kaynanasını. Birlikte eve dönmüşler. Ertesi sabah büyük damadın kapısında son model bir araba, arabanın camında bir not : Sevgili damadım, hayatımı kurtardığın için teşekkür ederim. Bu hediyemi kabul et. Kaynanan İkinci olarak ortanca damadını götürmüş. Ortanca damadı sahilde güneşlenirken denize girip boğulma taklidi yapmaya başlamış. Denizden ortanca damadına bağırmış : ─ Damadım çabuk yetiş ! ─ Boğuluyorum ! ─ Kurtar beni ! Ortanca damat hemen denize atlayıp kurtarmış kaynanasını. Birlikte eve dönmüşler. Ertesi sabah ortanca damadın kapısında son model bir araba, arabanın camında bir not : Sevgili damadım, hayatımı kurtardığın için teşekkür ederim. Bu hediyemi kabul et. Kaynanan En son olarak küçük damadını götürmüş. Küçük damadı sahilde güneşlenirken denize girip tam boğulma taklidi yapmaya başlayacakmış ki bacağına kramp girmiş. Bu sefer gerçekten boğulmaya başlamış. Denizden küçük damadına bağırmış : ─ Damadım çabuk yetiş ! ─ Boğuluyorum ! ─ Kurtar beni ! Küçük damat hiç aldırış etmemiş. Kaynanası boğulmuş. Küçük damat tek başına eve dönmüş. Ertesi sabah küçük damadın kapısında son model bir araba, arabanın camında oturduğu evin tapusu ve bir not : Sevgili damadım, hayatımı kurtardığın için teşekkür ederim. Bu hediyelerimi kabul et. Kayınbaban Birlikte Güçlü: Aydın Ailesinin Hikayesi Aydın ailesi, Bursa’nın yeşillikler içinde bir köyünde yaşıyordu. Aile, baba Ahmet, anne Zeynep ve çocukları Ayşe ile Mehmet’ten oluşuyordu. Ahmet, köyde çiftçilik yaparak ailesini geçindirirken, Zeynep ev işleri ve çocukların eğitimiyle ilgileniyordu. Ayşe ve Mehmet ise köy okulunda okuyor, boş zamanlarında babalarına tarlada yardım ediyorlardı. Aydın ailesi, birbirine sıkı sıkıya bağlıydı. Her akşam yemek masasında bir araya gelir, günün yorgunluğunu birlikte atarlardı. Ahmet, çocuklarına her zaman dürüstlüğün ve çalışkanlığın önemini anlatır, Zeynep ise sevgi ve şefkatle onları büyütürdü. Aile, zor zamanlarda bile birbirine destek olmayı başarırdı. Bir yıl, köyde büyük bir kuraklık yaşandı. Ahmet’in tarlaları susuz kaldı ve mahsul verimi düştü. Aile, maddi olarak zor günler geçirmeye başladı. Ancak Ahmet ve Zeynep, çocuklarına umut aşılamaktan vazgeçmedi. Ahmet, köydeki diğer çiftçilerle birlikte su kaynaklarını daha verimli kullanmanın yollarını aradı. Zeynep ise evde tasarruf yaparak aile bütçesini dengelemeye çalıştı. Ayşe ve Mehmet de bu zorlu dönemde ailelerine destek oldular. Ayşe, okuldan sonra köydeki çocuklara ders vererek aile bütçesine katkıda bulundu. Mehmet ise babasıyla birlikte tarlada daha çok çalıştı. Aile, birlikte çalışarak ve birbirine destek olarak bu zorlu dönemi atlattı. Kuraklık sona erdiğinde, Ahmet’in tarlaları yeniden yeşermeye başladı. Aile, bu zorlu dönemi atlattıkları için birbirine daha da kenetlendi. Ahmet, köydeki diğer çiftçilere su kaynaklarını verimli kullanma konusunda eğitimler verdi. Zeynep, köydeki kadınlara tasarruf yöntemlerini öğretti. Ayşe ve Mehmet ise eğitimlerine daha da önem vererek, gelecekte ailelerine daha iyi bir yaşam sunmayı hedeflediler. Aydın ailesi, yaşadıkları zorluklara rağmen birbirine olan sevgileri ve destekleri sayesinde ayakta kalmayı başardı. Bu hikaye, aile olmanın sadece kan bağıyla değil, sevgi, saygı ve dayanışmayla mümkün olduğunu gösteriyor. Aydın ailesi, birlikte güçlü olmanın ve zorlukların üstesinden gelmenin en güzel örneklerinden biriydi.