Otelin aşçısı açıklama yaptı

tarihinde gönderilmiş tarafından
Kartalkaya’daki korkunç yangında hayatını kaybedenlerin sayısının 78’e ulaşmasıyla yürekler yandı. Otelin aşçısı Mustafa Serbest, yaşadığı dehşeti anlatırken gözyaşlarına boğuldu. “Adeta cehennemi yaşadık” diyen Serbest, olayın derin izler bıraktığını belirtti. Yangının acısını hala yüreğinde hisseden 26 yaşındaki aşçı Mustafa Serbest, yaşadığı korkunç geceyi anlatırken gözyaşlarına boğuldu. Üç yıldır çalıştığı otelin o yangın gecesini asla unutamayacağını söyledi. O gece yaşadıklarım kabus gibiydi. Derin bir uykunun içindeyken, bir çığlıkla uyandım. Dumanlar her yeri kaplamıştı. Panikle ne yapacağımı şaşırmıştım. O kadar yoğun bir duman vardı ki, nefes almak imkansızdı. Gözlerim yanıyordu, ne görebiliyor ne de nefes alabiliyordum. “Ben kendim elleyerek çıktım, az çok yolu bildiğim için. Çıktık garaja doğru. Garajın kapısı kapalıydı. Garaj kapısını kaldırmaya çalıştık 15-20 kişi. Ardından dışarıya attık kedimizi. O zamana kadar çok fazla alev yoktu, dumandı. Ben 03.30’da çıktım dışarı. Yaklaşık yarım saat ya da 40 dakika içerde cebelleştik gibi bir şey.” ifadelerini kullandı. Otelin dışına çıktığında karşılaştığı manzara karşısında donakaldı. Alevler tüm binayı sarmış, insanlar çaresizce camlardan yardım çağrısında bulunuyordu. Yaşadığı o anları asla unutamayacağını söyledi. TAHTA KAPIDANDI İtfaiye gelene kadar geçen süre, bizim için bir eziyetti. İnsanlar çaresizlik içinde pencerelerden atlıyordu. Biz de onlara yardım etmek için elimizden geleni yaptık. Yatakları pencerelerin altına sererek düşüşlerini yumuşatmaya çalıştık. Ancak herkesi kurtaramadık, bu durum içimi parçalıyordu dedi ve şu sözleri aktardı: “Bazılarını kurtarma şansımız oldu, bazılarını kurtaramadık. Onlar atlamadan önce altlarına yatak atıyorduk. Atlayanlara denk getirmeye çalışıyorduk.” dedi. Serbest, yaptığı açıklamada otelin yangın güvenliği önlemlerinin yetersiz olduğunu belirterek, bu durumun faciayı daha da büyüttüğünü ifade etti. “Otelde yangın dedektörü vardı ama çalışmıyordu. Yangın tüpü görmedim sayılır. Bir bildiğim kadarıyla aşçıbaşının ofisinin önünde vardı. Başka hiç görmedim. Sulama sistemi yoktu otelde. Yangın merdiveni vardı ama aslında orayı personel kullanıyordu. Uyarı levhaları vardı ama ışıklandırması yetersizdi. Yangın merdivenlerinin kapısı tahtaydı. Kapıların büyük ihtimalle bir tanesi yanınca duman içeri girdi.”

 

Sayfalar: 1 2